6 Ocak 2008 Pazar

Erenköy Kız Lisesi'nde eski günler




Bugün eski fotoğraflara bakarken elime bunlar geçti. Bu yukardaki resim Erenköy Kız Lisesi’nde bir kış günü çekilmiş. 1970′li yılların sonuna doğru… Bol kar yağmış… Teneffüste bahçeye çıkılmış. Neşeli bir kartopu savaşı yaşanmış. Ardından bu neşeli kış gününün anısına resim çekilmiş. Resimde kimler yok ki? O günün neşeli gençlerinden biri bugünün piyanist Mehru Berumend Ensari’si. Çocuk doktoru Elmas Özkan önde sağdan ikinci. Bankacı Feyhan Özçetin önde ortada. Lale uzaktan bakıyor. Şimdi bir kolejin dil bölüm başkanı olan Nazan ayakta. Matematik öğretmeni Nermin ve yakın arkadaşım Mine Sayın da oradalar… Fethiye'li Mehtap Gerelioğlu, Gülnur ve diğerleri…


Karlar erimiş; İstanbul’a bahar gelmiş. Bahçe şahane. Güller açmış, ağaçlar yapraklarla donanmış. Öyle olunca biz de dersleri sermişiz. Hepimiz ‘beni bu güzel havalar mahvetti’ modundayız. Arka sırada Mehru’nun ‘çetesi’! Ön sırada üç silahşörler: Ben, Feyhan ve Mine Sayın. Mehtap Gerelioğlu, Semiral. Bir de bugünün Prof.u Lerzan.



Bu resimde ise sevgili öğretmenimiz Nahit Güçlü ile birlikteyiz. Mantık derslerimize gelirdi. Okulun felsefe grubu öğretmeniydi. Çok sağlam bir kitaplığı ve kültürü vardı. Beni ütopyalarla ve çok etkilendiğim Campanella’nın Güneş Ülkesi kitabıyla tanıştıran kişi. Bu resimde ayrıca geleceğin profesörü bir başka arkadaşımız var: Prof. Dr. Berin Çetinarslan. Benim bildiğim en az üç prof. dr var bu şanlı fen C sınıfında :)) Ne doktor sıkıntımız var ne avukat! Resimdekilerden iki kişi hariç hepsi yatılı. Eski yatakhane güzel sanatlar lisesi yapılıncaya kadar okulumuz yatılıydı…
Benim siyah beyaz lise anılarımdan bir bölümü böyle işte. İster siyah beyaz olsun isterse renkli anılar değerli; anılar paylaşıldıkça güzel. Böyle düşündüğüm için paylaşmak istedim…
Sevgilerimle.